GİTTİK GEZDİK : İZNİK VE GÖLÜ (25.10.2020 )
|
Abdulvahap Sancaktarı Türbesinden İznik |
Bolu Yedigöller gezisinden sonra İznik’e doğru yola çıktık.
İznik’e akşam üstü gelebildik. Önce Öğretmen evinde girişimizi yaptıktan sonra,
çevreyi gezmek için dışarı çıktık. Elimde Telefon navigasyona bakarken bir
delikanlı önüme geçip, 'pardon siz falanca yerde öğretmenlik yaptınız mı?' diye sordu.
Evet dedikten sonra ben şok halde bakakaldım. 1997-98 yıllarından çalıştığım
okuldan bir öğrenci beni bunca zamandan sonra ve maskeliyken tanımıştı. Halen hatırladıkça
şaşırıyorum. Öğretmenlik gerçekten muhteşem bir meslek. Öğrencim ziraat mühendisi
olarak burada çalışıyormuş. Ama bölge hakkındaki tarihi bilgisi ayrı bir
hayretlik durumdu. Zamanı olmadığı için gezdiremedi ama ayak üstü kısacık
zamanda şehrin tarihini bir çırpıda anlatıverdi. Şaşkın bir halde İznik’i
gezmeye başladık.
|
İznik Gölün'den gün batımı |
İznik Gölü, görebilen gözler için yılda iki kez tekrarlanan
bir doğa olayı yaşanıyor. Her yanı dağlarla çevrili olan gölün sadece bir
yerinde boşluk bulunmakta. Bu küçük boşluk Karsak Boğazı olarak biliniyor.
Boğaz, gölün batısında olmasına karşın, gün batımı senede sadece iki kez
buradan suyun içine batar gibi bir izlenim verir. 14-21 Mart ile 3-10 Ekim
tarihleri arasında, güneş suya değdiği an suyun içerisinde dağılır. Dünya
üzerindeki göllerde çok az rastlanabilecek bu doğa olayının en güzel görüldüğü
yer ise İznik’e bağlı Çakırca Kasabası. Bu tarihlerde şenlikler
düzenlenmektedir .
|
İznik Gölün'den gün batımı |
İznik Gölü Marmara Bölgesinin en büyük, Türkiye'nin ise
beşinci büyük doğal gölü olan İznik Gölü, tektonik bir tatlı su gölüdür. Rakımı
85 metredir. İznik gölünde çok ciddi şekilde kuraklık ve su çekilmesi görülmekte. En önemli
etki küresel ısınma ve iklim değişikliği. İznik gölünün etrafındaki
fabrikaların kapasitesinin çok üstünde su çekmesinden dolayı da göldeki suda
azalma söz konusu, İznik gölü çevresindeki fabrikalarla hem kirletilmektedir.
Hem de çevredeki fabrikalar gölden su çektiği için İznik gölü ciddi şekilde
zarar görmektedir. İznik Gölü'nde tatlı su ıstakozu ve yayın, sazan, akbalık,
gümüş gibi 27 değişik balık türü bulunur. Gümüş balığının tamamı ihraç edilir;
diğer ürünler bölgede tüketilir.
Halkın temel geçim kaynağı tarımdır. Dünyaca meşhur
çinileriyle, Turizm sektörü açısından son derece önemli bir merkezdir.
|
Ayasofya Camii |
İki ana caddenin kesiştiği yerde, kentin tam ortasındadır.
Bizans dönemi eseridir ve tahminen XI. yüzyıldaki depremden sonra
yenilenmiştir. 1331 yılında Orhan Gazi Camii adını almıştır. Deprem ve
yangınlarda tahribe uğramıştır. XVI. yüzyılda Mimar Sinan tarafından büyük
ölçüde değişikliğe uğratılmış ve yenilenmiştir.
|
Ayasofya Camii ve Saat kulesi |
XIV ve XV. yüzyıllarda XVI. yüzyılda İznik bir sanat merkezi
olmuş, dünyaca ünlü çini ve seramikler burada üretilmiştir. İznik, Hellenistik
çağdan kalma ızgara planlı kent yerleşimi, Roma, Bizans ve Osmanlı döneminden
kalan anıtsal yapıları ile tarihi kent dokusunu bütün canlılığıyla
korumaktadır. Kent yakınlarındaki Karadin, Çiçekli, Yüğücek ve Çakırca
Höyüklerinde M.Ö. 2500 yıllarına inen uygarlık izleri saklıdır.
|
İznik Kale duvarları |
|
İznik Kale duvarları |
İznik Surları, 4970
metre uzunluğunda, çift sur sistemiyle yapılmış, 4 ana kapı ve 12 tali kapıdan
oluşuyor. Bu surların dört ana kapısı; İstanbul kapısı (kuzeyde), Lefke Kapısı
(doğuda), Yenişehir Kapısı (güneyde) ve Göl Kapısı (batıda, bugün
yok). İznik Surları'nın geçmişi, İ.Ö. 258 tarihlerine dayanır.
|
Roma tiyatrosu kapalıydı gezemedik |
|
Göl Kapıdan geriye kalan |
|
İznik Müze Binası |
|
İznik Gölü |
|
Abdulvahap Sancaktarı Türbesinden İznik |
I. ve VII. EKÜMENIK
KONSİLLER İznik, Hristiyan alemi açısından da ayrı bir öneme sahiptir. Zira ilk
ekümenik konsil, M.S. 325 tarihinde 218 piskoposun katılımıyla burada yapılmış
ve Hristiyanlık dinine hayat veren ve "İznik Yasaları" adıyla bilinen
20 maddelik karar Senatüs Sarayında alınmıştır. İmparator I. Constantinus'un
huzurları ile yapılan I. konsil şiddetli tartışmalara sahne olur. İskenderiyeli
din adamı Arius'un "Hz. İsa'nın sadece bir insan olduğu ve tanrıdan
dünyaya gelmediği" şeklindeki kısa sürede taraftar toplayan tezi,
toplantıya katılan piskoposları çileden çıkarır. Sonuçta bugün de savunulan Hz.
İsa'nın tanrının oğlu olduğuna dair sav kabul görür. Arius ve arkadaşları
toplantıdan kovulur. VII. ve son Ekümenik Konsil 787 tarihinde İznik'teki
Ayasofya Kilisesi'nde yapılır. Kısacası İznik Hristiyanlık açısından önemli bir
dini cazibe merkezidir.
Kaynak: www.iznik.gov.tr
Burada bir gece kaldıktan sonra, İnegöl'e doğru yola çıktık.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder